Son kredi merci (İngilizce: Lender of Last Resort), finansal sistemde ortaya çıkan likidite sıkışıklığı veya kriz durumlarında, piyasaların işleyişini sürdürebilmesi ve finansal istikrarın sağlanması amacıyla, likidite sağlamakta güçlük çeken finansal kuruluşlara acil kredi imkanı sunan kurum veya kuruluştur. Genellikle merkez bankası bu görevi üstlenir.
Son kredi merci kavramı, 19. yüzyılda İngiltere'de ortaya çıkmıştır. Özellikle Bagehot Yasası ile teorik temelleri atılan bu kavram, finansal krizlerin önlenmesinde ve yönetilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Walter Bagehot, 1873'te yayınlanan "Lombard Sokağı" adlı eserinde, merkez bankasının kriz zamanlarında yüksek faizle ve iyi teminat karşılığında borç vermesi gerektiğini savunmuştur.
Son kredi merci mekanizmasının temel amaçları şunlardır:
Son kredi merci mekanizmasının etkin bir şekilde çalışabilmesi için bazı temel prensiplere uyulması gerekir:
Çoğu ülkede, son kredi merci görevi merkez bankaları tarafından yerine getirilir. Merkez bankaları, para politikası araçlarını kullanarak piyasaya likidite sağlayabilir ve kriz anlarında bankalara acil kredi imkanı sunabilir. Türkiye'de bu görev, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yürütülmektedir.
Son kredi merci mekanizması, bazı eleştirilere de maruz kalmaktadır. Bu eleştirilerin başında, ahlaki tehlike sorunu gelmektedir. Eleştirilere göre, son kredi merci imkanı, bankaların daha riskli davranışlarda bulunmasına ve dolayısıyla finansal sistemin daha kırılgan hale gelmesine neden olabilir. Ayrıca, bazı eleştirmenler, son kredi merci müdahalelerinin, piyasa disiplinini bozduğunu ve rekabeti engellediğini savunmaktadır. Bu nedenle, son kredi merci mekanizmasının dikkatli ve dengeli bir şekilde kullanılması gerektiği vurgulanmaktadır.
Son kredi merci, finansal sistemin istikrarı için önemli bir araçtır. Ancak, bu mekanizmanın etkin bir şekilde çalışabilmesi ve olumsuz sonuçlara yol açmaması için dikkatli bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir. Merkez bankaları, bu görevi yerine getirirken, hem finansal istikrarı sağlamayı hem de ahlaki tehlikeyi önlemeyi amaçlamalıdır.